islamda dizi ve filmler

İslamda Dizi ve Filmler Nasıl Karşılanmaktadır?

İslamda Dizi ve Filmler: Genel Bakış

Toplumumuzu ayakta tutan en önemli yapı taşı hiç şüphesiz ailedir. Aile geçmişten günümüze kadar hayatımızda var olan sosyal, kültürel, inançsal ve ahlaki değerlerin geleceğe aktarılmasında önemli bir yere sahiptir. Ancak günümüzde televizyondaki bazı dizi ve filmlerle aile kavramı önemini yitirmekte ve değersiz bir bağ olarak empoze edilmektedir. Sizce de öyle değil mi? İslamda dizi ve filmler konusuna değineceğimiz bu yazımızda, islamiyetin genel bakışına detaylı bir şekilde değineceğiz. Gelin hep birlikte İslamda dizi ve filmleri genel bir bakış içerisinde inceleyelim.

Son zamanlarda televizyonda seyredilen dizilerin geneline baktığımızda; evli olduğu halde çarpık ilişkiler yaşayan bireylerin olması, erkekler ile kadınların hiç olmaması gereken ortamlarda bir arada bulunmasının normal ve güzel gösterilmesi, erkek arkadaşı olmayan bir gencin hor görülmesi, nikahsız hayatın normal karşılanması, lüks hayata özendirilmesi, emek harcamadan kazanç sağlama, evli kadınların hayatının dört duvar arasından ibaret olduğunu göstererek evlilik gibi bir müesseseyi kötüleme vb. konularda yanlış bilgi empoze edilmekte ve harama teşvik açık bir şekilde görüldüğü gibi çağın bir gereği gibi yansıtılmaktadır.

Yapılan en büyük yanlış ise reytingler uğruna dizilerin sosyal, kültürel, inançsal ve ahlaki değerlerin önemsenmeden gerçek değerlerin değiştirilip, insanlara empoze edilen kurguların gerçek değerler gibi benimsenmesidir.

Ülkemizde televizyona olan bağlılık göz önünde bulundurulduğunda durumun ne denli ciddi olduğu kolay bir şekilde anlaşılmaktadır. Çünkü televizyon dizileri ve programları özellikle çocuk ve gençler olmak üzere toplumumuzun her kesimini etkilemektedir.

Zaman zaman çocuklar ve gençler televizyonda izlediği kahramanları model alabilirler. Onlara özenip onlar gibi davranınca toplumda yer edinebileceklerini düşünürler. Yanlış model alınması toplumda gençlerin sigara içme davranışını edinmelerinde, cinsellik konusunda olumlu ve olumsuz bilgilenmelerinde, suç ve şiddete yönelmelerinde oldukça etkilidir.

Gençliğin İslamdaki Değeri Nedir?

Gençlik, kişinin enerji dolu ve hareketli olduğu en dinamik çağdır. İslamiyet büyük ölçüde gençlerin omuzlarında yükselmiştir. İslâm’da genç demek, İslâm’a hizmet eden insan demektir. Esas olan, gençteki bu kabiliyeti keşfedip, onu geliştirmek, bunun için de ona görevler vererek sorumluluk bilincini kazandırmaktır.

Asr-ı Saadet’te üsve-i hasenemiz Hz. Muhammed (sav)’in, gençliğin bu tür özelliklerini azami ölçüde dikkate alarak değerlendirdiği, açık bir biçimde görülmektedir. Çünkü Hz. Muhammed (s.a.v.), gençleri, tebliğ ve irşat faaliyetleri dâhil, devlet teşkilatının en üst kademelerine kadar hemen her alanda görevlendirmiştir. Gençler ise, Allah’ın Resûlü’nü hiçbir zaman mahcup etmemişler, Onun güvenini boşa çıkarmamışlar ve kendilerine verilen çok ciddi dini ve idari görevleri, hakkıyla yerine getirmişlerdir.

Şurası gerçek ki, günümüzde de İslâmiyet, usulüne uygun bir şekilde insanlara takdim edilirse, ona ilk önce koşacak olanların gençlik kitlesi olacağı bilinmelidir. Gençlik, İslâm’ın hazır potansiyelidir. Çünkü İslâm dini verdiği  evrensel ve insani mesajlarla gençliği cezp etmeye müsait bir dindir.  Gençliği İslâm’dan gayri mutmain kılmaz.

Unutmayalım ki bir ülkenin geleceğine yön verecek en dinamik kesim  gençliktir. Bir toplumun şu andaki gençlik yapısının sosyolojisi, o toplumun gelecekteki konumunun görüntüsünü vermektedir. Medyanın değerlerimizi bu denli alçaltılmasına seyirci kalmak ve tepki göstermemek medeniyetimizin yavaş yavaş değerlerini yitirip tarih sayfalarından silinmesine razı olmakla eşdeğerdir.

Bir medeniyeti dizilerle veya filmlerle yok etmek mümkün değil diyebilirsiniz. Bu yüzden size Mısırlı sanatçı Muhammed Subhi’nin medeniyeti yok etmenin sadece üç aşamadan ibaret olduğunu söylediği sözleri size hatırlatmak isteriz. Subhi’ye göre bu üç aşama; aileyi yıkmak, eğitimi yıkmak ve örnek olan şahısların değerini düşürmektir. Aileyi yıkmak için annenin rolünü değiştirir, onu ev hanımlığı vasfından utandırırsın. Eğitimi yıkmak için muallimleri toplumda önemsiz hale getirirsin. Öyle ki; öğrencileri bile ona hakaret ettirebilirsin. Örnek olanları gözden düşürmek için, alimlerin ve fikir adamlarının değerini düşürür, onlardan şüphe duyulmasını sağlarsın. Ta ki, kimse onları dinlemeyinceye dek… Sizce de bu örnekler bir yerlerden tanıdık gelmiyor mu?

Böylelikle İslamda dizi ve filmler konusunu detaylı bir şekilde inceledik. Sizin de bu konu hakkında görüşleriniz varsa aşağıdaki yorum bölümünden bir yorum yapabilirsiniz.

“Reklamların Etkileyici Yüzü Kadınlar” başlıklı bu konu ile ilgili bir diğer yazımızı okumak için buraya tıklayabilirsiniz.


Kontrol Edin..

Dua Etmeden Önce Ne Namazı Kılınır Nasıl Kılınır

Dua Etmeden Önce Ne Namazı Kılınır? Nasıl Kılınır?

“Dua etmeden önce ne namazı kılınır?” suâline kısaca şöyle cevap verilebilir: Dua etmeden önce namaz …

Bir Yorum

  1. esselâmu aleykûm ve rahmetullâh!
    öncelikle hizmetlerinizden dolayaı teşekkür ediyor, daim ve kaim olup her gönle ilham vesilesi olmasını Hz. Allah’tan (cc) diliyorum.
    çağın en büyük fitnesi olan bilgisayar ve televizyonu evine almayan, barındırmayan kaç insan, kaç aile var? ki, mutlaka vardır. Allah onlardan razı olsun! sayılarını merak ediyorum.
    günaha giden bütün yolların açık olması, yolcuların iyi ve güzel bir yolculuk yapmaları ne kadar mümkün olabilir? elbette gerekli tedbirleri alarak fiili ve kavlî duâ’larımızı yapmalı, tevekkül etmeliyiz. Ancak sisteminde kötü yolları kapatarak mü’min-leri koruyup kollaması gerekmiyor mu? Rabb’im yâr ve yardımcınız olsun, inşaallah!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir