Bu Nasıl Bir Alem?

Bir alem düşünün; en küçük varlıklardan olan hava atomundan, en büyük varlıklardan olan gezegenlere kadar, yaratılmış her varlık haliyle bir Sanatkârı (c.c.) tesbih eder, ispat eder. Ahvaliyle Hû der. Allah rengarenk ve envaiçeşit nebatat ile hayvanatı yaratılmışların en şereflisi olan insana, hizmetkâr olarak yaratmıştır. Yüce Allah insanın içini ve dışını nihayetsiz rızıklarla donatmıştır. Duayı vesile kılarak da insanı bizzatihî muhattab kabul edip, nimetlere şükretmesini istemiştir. Gönlümüzü aşka açıp rızıklandırmış, dünya alemine gözümüzü açıp, bizleri önemli kılmıştır. Özümüzü İslam’a, hayra meylettirmiş, merhametinin küçücük bir katresini kalbimize bırakarak, bizleri şerefli kılmıştır. Gönüllere girmeyi, gönüller yapmayı nasip etmiştir. Hangi ihsana mazhar olduysak hepsi Allah’tandır. Hamd olsun kainat tüm hastalıklar için bir eczanedir, rızıklar için bostandır, maddi ihtiyaçlarımız için bir fabrikadır. Kainat Rahman’ın nihayetsiz ilminin, hudutsuz hikmetinin yansımasıdır. Bizler ise alemi keşfe çıkmış seyyahlarız.

Neler Neler…

Dağlar, bulutlar, yıldızlar, sallanan ağaçlar, minik adımlarıyla hayvanlar, gezegenler, küçük atomlar, yaratılmış her varlık Allah der. Allah’ım bizlere kainatı hayretle keşfetmeyi, tefekkür ile amel etmeyi nasip et. Allah’ım rızıklarına şükretmeyi nasip et. Şüphesiz; yarattığın her şey rızıktır. İyilik rızıktır, iyiliğin Senden geldiğini bilmekte rızıktır. Lütuf rızıktır, hayırlı mal, hayırlı servet rızıktır. Evlat rızıktır, evladın rızık olduğunu bilmekte rızıktır. Tevekkül etmek, tefekkür etmek, dua edebilmek rızık, alemi okumaya çalışmak rızıktır. Merhametli, namuslu, şefkatli, güzel ahlaklı olmak rızıktır. Doymak rızık, acıkmak rızıktır. Sesleniş, af dilemek rızıktır. Uçan kuş rızık, uçan kuşu gören göz rızık, gördüğünü bilen akıl rızık, bildiğini dile getiren dilde rızıktır. İyiliği isteyen ruh rızık, iyilik yapan beden rızıktır. Tüm bu rızıklar şükür bilinci ile manasına kavuşur. Allah’ım adınla nimetleri almayı, nimetin senden geldiğini düşünüp tüketmeyi, sonrasında ise şükretmeyi bizlere nasip et.

Ebü’d-Derdâ (r.a.)’dan rivayet edildiğine göre Resûlullah (s.a.v.) ashâbına:

-“Size en hayırlı, Allah katında en değerli, derecenizi en fazla yükseltecek, sizin için sadaka olarak altın ve gümüş dağıtmaktan daha kazançlı, düşmanla karşılaşıp da sizin onların boynunu vurmanızdan, onların da sizi öldürmesinden daha çok sevap getirecek amelin ne olduğunu haber vereyim mi?” diye sordu.

Onlar da:

-“Evet, söyle.” dediler.

Resûl-i Ekrem’de:

-“Allah Teâlâ’yı zikretmektir.” buyurdu. (Tirmizî, Daavât 6.)

Allah’ım Esma-ül Hüsnanı her daim zikretmeyi nasip et. Allah’ım bu alemde rahmetinle açtığın her kapıyı idrak edebilmeyi nasip eyle, zira Sen kapıyı açınca kapatabilecek kimse yoktur. Rezzak ismi hürmetine rızıklandır bizi, Sen nimetleri serdiğinde, onu tutabilecek olan kimse yoktur. Kudretinle kolaylaştır işlerimizi, Sen kolaylaştırınca, zorlaştırabilecek kimse yoktur. Şu nimetler dünyasında Hakim olan sensin, her şey Senin hakimiyetindedir. Hakimiyetin altında bulunan bizleri, müstakimden ayırma. Amin.

Peki İnsan Nasıl Şükretmeli?

Bir diğer yazımız olan “İnsan Nasıl Şükretmeli?” başlıklı makalemizi okumak için buraya tıklayın.


Kontrol Edin..

hümanizm

Hümanizm Nedir? Hümanizm Nereden Gelir?

Geçmişten Günümüze Hümanizm Hümanizm doğuşunda ve orta çağ zamanlarında Avrupa’da skolastik bir düşünce yapısı hakimdi. …

2 Yorumlar

  1. Ağzınıza sağlık çok faydalı bir konuya değinmişsiniz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir