Hz. Muhammed (sav)

Mayıs, 2017

  • 15 Mayıs

    Gizli Davetin Hız Kazanması

    Hz. Ebû Bekir’in de Müslüman olmasıyla iman ve İslam’a gizli davet daha da hız kazandı. İslam’a girme bahtiyarlığına erenler, ya­kınları ve akrabalarıyla da bu bahtiyarlığı paylaşmak istiyorlardı. Onları şirkin ızdırabından, Câhiliy­yetin çirkin ah­lâkından kurtarmak için çırpınıyorlardı. Bu konuda da Hz. Ebû Bekir’in önde olduğunu görüyoruz. Onun vasıta­sıyla gizli davet devresinde …

  • 15 Mayıs

    Hz. Ebu Bekir Müslümanların Safında

    Hz. Ebû Bekir, eskiden beri Resûl-i Ekrem Efendimizin en yakın dostların­dan biri idi. Samimi görüşür ve konuşurlardı. Onda da göze çarpan en mühim vasıf, Câhilliyye devrinin çirkin âdetleri, kötü ahlâk ve yaşayışları ile fıtratını bozmamış olması; ruh, kalp ve aklını şirk inancıyla kirlet­me­miş bulunmasıydı. Tanın­mış bir tüccardı. Kavminin ileri ge­lenleri …

  • 15 Mayıs

    Hz. Ali’nin Müslüman Oluşu

    Hz. Hatice’nin tereddütsüz iman edip Müslüman olması, Resûl-i Ekrem Efen­dimizi son derece memnun ettiği gibi, şevkini de artırdı. Artık yeryüzünde davasını tasdik ve kabul eden biri vardı. Peygamber Efendimizin İslam’a davet ettiği ikinci insan, yine en yakınla­rından biri olan Hz. Ali idi. O, dört beş yaşından beri Efendimizin terbiyesi al­tında …

  • 15 Mayıs

    İlk Müslüman Hz. Hatice

    Kâinatın Efendisi Hz. Muhammed (a.s.m.), Hira’daki ulvî mazhariyetle İlâ­hî memuriyetini idrak etmiş ve kutsî risâlet vazifesini yüklenmişti. Ancak bu ağır ve büyük vazifenin icabları vardı, onları ye­rine getirmek lâ­zım geliyordu. Bunun ise, içinde bulunduğu cemiyette pek kolay olmayacağı da, kendi­sin­ce muhakkak bilinen bir husustu. O anda Efendimiz tek başına bir …

  • 15 Mayıs

    İlk Vahiy Tebliğ Ediliyor

    Ramazan ayının 16 gecesi geride kalmıştı. Ve Ramazan’ın 17’si, Pazartesi gecesi idi. Nur dağı, derin ve manalı bir sessizliğe bürünmüştü. O civarda her şey de onunla birlikte sessiz ve sâkindi. Kim bilir, konuşulacakları dinlemek, söyle­nenleri adeta duyabilmek eşsiz mazhariyetine ermek için… Konuşacak olan ile dinleyene belki de hürmet için! Gecenin …

  • 15 Mayıs

    Peygamberimiz’e Gaibden Ses Gelmeye Başlıyor

    Kâinatın Efendisi, otuz sekiz yaşına girince gaibten bazı sesler duymaya ve bazı taraflarda birtakım ışıklar görmeye başladı. Bazen de kendilerine gaibten “Yâ Muhammed!” diye nidâ ediliyordu. Fakat Efendimiz, bu garip seslerin ve parlayıp geçen ışıkların ne demek is­tediklerine henüz o sırada tam manasıyla vâkıf değildi. Bununla beraber, bu hadiselerin manasız …

  • 15 Mayıs

    Kuss Bin Sâide, Efendimizin Peygamberliğini Haber Veriyor

    Kâinatın Efendisine peygamberlik vazifesinin verilmesinden bir­kaç yıl ön­ceydi. Arapların Câhiliyye devrinde iki meşhur panayırından biri olan Hicaz’daki “Sûk-i Ukâz“ renk renk yüzlerce insanla dolup taşmıştı. İçlerinde pek çok Arap beliğleri de vardı. Bu sırada, kızıl tüylü bir deve üstünde yüz yaşını aşmış bir pir-i fani peydahlandı. Gözleri çukura kaçmış, yaşlılıktan …

  • 15 Mayıs

    Arabistan’ın Durumu

    Dünya haritası üzerinde siyasî, coğrafî ve ticarî açıdan mühim bir yer işgal eden Arabistan’ın da, diğer dünya ülkelerinden farklı bir tarafı kalmamıştı. Orada da —lisan ve edebiyat istisna edilirse— her şey çağırından çıkmış, bü­tün müesseseler bozulmuştu. Kısaca göz atalım: Dinî Durum İnanç yönünden Arabistan, kelimenin tam manasıyla anarşi içinde kıvranı­yordu. …

  • 15 Mayıs

    Dünyanın ve İnsanlığın Durumu

    Kâinatın Efendisine risâlet vazifesi verilmeden önce, insanlığın ve dünyanın mânevî çehresini tanımak ve bilmekte fayda vardır. Ancak o zaman Re­sû­lul­lah’ın insanlığı nasıl dinî, ruhî, fikrî, içtimaî ve siyasî bir karanlık ve sapıklık içinden kısa zamanda çekip çıkardığını anlayabiliriz! Milâdî altıncı asır sonları… Bu zaman, insanlık âleminin üzerine küfür, dalâlet ve …

  • 15 Mayıs

    Hayber’in Fethi

    Hayber’in Fethi ve Sonrası Hicretin 7. senesi Muharrem ayı sonları. (Milâdî 628.) Hayber, volkanik bir arazi üzerine kurulmuş, kuvvetli ve sağlam yedi kaleye sahip bir şehirdi. Şam yolu üzerinde bulunan bu şehir, Medine’nin kuzey batısına düşüyor ve ona uzaklığı ise yüz mili buluyordu (169 km). Resûl-i Ekrem Efendimizle olan anlaşmalarını …

  • 14 Mayıs

    Kâbe’nin Yeniden İmârı ve Peygamberimizin Hakemliği

    Kâinatın Efendisi 35 yaşında idi. Bu sırada Ku­reyş kabilesi, Kâbe duvarlarını yıkıp, yeniden tamir kararını verdi. Zira, yıllardan beri yağan yağmur ve neticede meydana gelen seller, ya­pı itibarıyla pek sağlam olmayan bu mâbedi oldukça yıpratmıştı. Çatısız bu­lunması sebebiyle de, yağan yağmurlar temeline kadar tesir etmiş ve binayı adeta harab bir …

  • 14 Mayıs

    Peygamber Efendimizin Zeyd Bin Harise’yi Azad Etmesi

    Zeyd Bin Harise, Kelb kabilesine mensuptu. Henüz sekiz yaşlarında küçük bir çocuk iken, annesiyle beraber gittiği akrabalarının yanında, bir başka kabi­lenin baskını sırasında esir alın­mıştı. Esirler pazarından da, Hz. Hatice’nin ye­ğeni Hâkim b. Hi­zan tarafından dört yüz dirheme satın alınıp Mekke’ye geti­rilmişti.[1] Hz. Hatice, Zeyd Bin Harise’i yeğeninden almış ve …

  • 14 Mayıs

    Peygamberimizin Hz. Hatice ile Evlenmesi

    Hz. Hatice, Kâinatın Efendisini çocukluğundan beri tanıyor­du. Ticaret mal­la­rının başında Şam’a göndermesi ise, onu daha da yakından tanımasına vesile olmuştu. Dul olan Hz. Hatice o sırada, Ku­reyş kadınları arasında soy sop, şeref ve zen­ginlik bakımından en üstün mev­kiye sahip bulunuyordu. Aynı zamanda, Cenab-ı Hak, Ce­mîl ismiyle, pek az kadına nasip …

  • 14 Mayıs

    Peygamber Efendimiz ‘in Şam’a İkinci Gidişi

    Mekke halkının meşguliyetleri başında ticaret geliyordu. Ebû Tâlib de bir müddet ticaretle uğraştı. Ancak kıtlık kuraklık yıllarının başgöstermesi, kabile savaşlarının birbirini takip et­mesi ve aile efradının fazla oluşu gibi sebepler yüzünden ticaret yapabilecek malî kuvveti pek kalmamıştı. Bu yüzden, Efen­di­mizi de yanına alarak yaptığı Suriye seyahatinden sonra bir daha ticaret …

  • 14 Mayıs

    Peygamber Efendimiz Hilfu’l Füdul Cemiyetinde

    Peygamber Efendimiz, yirmi yaşında. Son Ficar Harbi’nde, çok kimse hayatını kaybetmiş, oluk oluk kan akmıştı. Bununla, Arap kabileleri arasındaki düş­manlık duygusu daha da bilenmişti. Her an basit sebepler yüzünden büyük hadiseler çıkabilir, adam öldürülebilir, kabileler birbirine saldırabilir durumuna gelinmişti. Mekke’de, dışarıdan gelen yabancılar için can, mal ve namus emniyeti diye …

  • 14 Mayıs

    Peygamberimizin Cahiliye Devri Kötülüklerinden Uzak Kalışı

    Bu sayfada Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (S.a.v) Cahiliye Devri dönemlerinde kötülüklerden uzak kalması anlatılmaktadır. Ebû Tâlib, bütün bu olup bitenlerden sonra nur yüzlü yeğeni Peygamberi­miz­den adeta ayrılmaz bir parça haline gelmişti. Kendisinde git­tikçe kuvvet peyda eden kanaat şuydu: “Bu yeğenim, ileride büyük ve mühim bir şahsiyet olacaktır!” Bu sebeple, Peygamberimiz …

  • 14 Mayıs

    Peygamberimizin, Amcasıyla Şam’a Gidişi

    Kâinatın Efendisi on iki yaşına girmişti. Akranları arasında artık farklı beden ve simaya sahipti. Siması etrafa pırıl pırıl nurlar saçıyordu. Gönlü huzur doluydu. Onu yanında barındıran Ebû Tâlib ise, o sırada büyük bir geçim sıkıntısı içinde idi. Bunun için, ticaretle uğraşmaya kendisini mecbur hissetmekteydi. Bu maksatla da Ku­reyş’in o sene …

  • 14 Mayıs

    Peygamberimiz Amcası Ebu Talib’in Yanında

    Peygamberimiz Amcası : Ebu Talib Sevgili Peygamberimiz, sekiz yaşında… Dedesi tarafından kendisine koruyucu olarak tayin edilen Peygamberimiz Amcası Ebû Tâ­lib’in himâyesinde. Peygamberimiz Amcası Ebû Tâlib, son derece merhametli bir insandı. Fakat oldukça fakirdi. Mekke et­rafında yayılan ve şehre getirilince sütünden faydalanılan birkaç devesinden başka herhangi bir mal ve mülke de sahip değildi. …

  • 14 Mayıs

    Peygamberimiz Dedesi Ab­dül­mut­ta­lib’in Himâyesinde

    Peygamber Efendimizin Dedesi : Hz. Abdülmuttalib Altı yaşında iken annesini kaybeden Peygamber Efendimizi, yaşlı dedesi Ab­dül­mut­ta­lib himâyesine aldı. Ku­reyş’in reisi Ab­dül­mut­ta­lib de nur-u Ahmedî’den na­sibini al­mıştı. O nur kendisine çok üstün meziyet ve sıfatlar kazandırmıştı: Uzun boyu, büyükçe başı ve heybetli görünüşüne, par­lak yüzü, tatlı sözü, utangaçlığı, nezaket ve üstün ahlâkı …

  • 14 Mayıs

    Hz. Amine’nin Ebedi Aleme Göçü

    Hz. Amine’nin Ebedi Aleme Göçü Hz. Âmine, Kâinatın Efendisi oğluyla Medine’de bir ay kaldıktan sonra, Mekke’ye dönmeye karar verdi. Akrabalarıyla vedalaşarak şehirden ayrıldılar. Çöl seccadesinde üç yolcu: Hz. Âmine, şanlı evladı ve Üm­mü Eymen… Hep­si­nin de mana âleminde bir başkalık vardı. Aziz anne ve şerefli evladının ruh­larını, ayrılık ve hasret …